“Gökyüzü güvenilirdi. Her gece yerinde yıldızlar. Belki de bu yüzden yerleştirdi insanlar en sevdiklerini birer birer. Onlar gibi daimi olmalarını dileyerek… Basitçe bi ‘iç rahatlatma’ dan türedi her şey, bozdular gökyüzünü, yetmedi yeryüzünü bozdular. Her yere saçmalıklar yüklediler, rahat durmadılar. Olduğu gibi kabul edemediler. Tadını çıkaramadılar bir nefeslik! manzaranın.”
-Anlamsız Ütopya